Eyyub Nebi'nin meşhur duası:
veeyyûbe iz nâdâ rabbehû ennî messeniyed-durru
21:83 Eyyub da: "başıma bir  bela geldi" diye Rabbine nida etmişti
veente  erhamur-râhimîn
"merhametlilerin  merhametlisi Sen'sin"
iz: olduğu zaman   nâdâ:  nida etti   ennî: ben (tekidli)
messe: dokundu, temas etti   messeniy: bana  dokundu
durr: zarar, dert,  bela
İkinci Lem'a şöyle başlıyor:
Sabır kahramanı Hazret-i Eyyub  Aleyhisselâm'ın şu münâcâtı, hem mücerreb, hem te'sirlidir. Fakat âyetten  iktibas suretinde bizler münâcâtımızda "rabbi innî messeniyed-durru veente erhamur-râhimîn" demeliyiz.
münâcât: necat duası, yalvarış   
mücerreb: tecrübe edilmiş, denenmiş 
[ennî ve innî aynı anlamda, ilk  kelimede fazladan bağlaç olan en var]
vezkur 'abdenâ eyyûbe iz nâdâ  rabbehû
38:41 kulumuz Eyyub'u da an, Rabbine nida  etmişti:
ennî  messeniyeş-şeytânu binusbin ve'azâb
"Doğrusu şeytan bana  yorgunluk ve azap verdi"
urkud biriclike hâzâ mugteselun  bâridun veşerâb
38:42 ayağını yere vur, işte yıkanacak ve  içilecek soğuk bir su 
vezkur: an, hatırla   'abdenâ: kulumuz
nusb:  yorgunluk, dert   'azâb: azap, eziyet
urkud: vur   ricl: ayak   biriclike:  ayağınla
mugtesel: yıkanacak    bârid: serin   şerâb: içilecek
Olay çok açık: bir kişinin başına  musibetler yağıyor, o sabrediyor.
Ayak sebep oluyor, su geliyor; su sebep  oluyor, hastalık gidiyor.
Bakalım hikmet  çeşmelerimiz ne ders veriyor:
"Hazret-i Eyyüb  Aleyhisselâm'ın zahirî yara hastalıklarının mukabili bizim bâtınî ve ruhî ve  kalbî hastalıklarımız vardır. İç dışa, dış içe bir çevrilsek, Hazret-i  Eyyüb'den daha ziyade yaralı ve hastalıklı görüneceğiz... O münacat-ı  Eyyübiyeye, o Hazretten bin defa daha ziyade muhtacız." 
(İkinci Lem'a)
Mevlânâ, hayatı günah içinde geçmiş bir  çalgıcının pişmanlıkla tevbesini anlatıyor. Tevbenin etkisini bal denizine,  onu da Eyyub Nebi'nin şifalı suyuna benzetiyor:
murg-i âbî garq-i deryâ-yî 'asel
ayn-i  eyyûbî şerâb-î mugtesel
(Mesnevi I/2096)
murg: kuş   âb: su    murg-i âb: su kuşu, ördek   'asel: bal
(çalgıcı) bal denizine gark  olmuş ördek (gibi)
aynı Eyyub'un yıkanacak ve içilecek (suyu  gibi)