Pazartesi, Kasım 29, 2004

Hadislerde Fatiha

Allah ile Kulu Arasındaki Taksim

Allah Teâlâ buyurdu ki: "Ben namazı kulumla kendi aramda iki kısma böldüm, yarısı bana ait, yarısı da ona. Kuluma istediği verilmiştir.

Kul: "elhamdu lillâhi rabbil-âlemîn" deyince, Azîz ve Celîl olan Allah: "Kulum bana hamdetti" der. "er-rahmânir-rahîm" deyince, Allah: "Kulum beni övdü" der. "mâlik-i yevmid-dîn" deyince, Allah: "Kulum beni büyükledi" der.

"Yalnız sana ibadet eder, yalnız senden yardım isteriz" deyince, Allah: "Bu benimle kulum arasındadır, kuluma istediğini verdim" der. "Bizi doğru yola sevket, kendilerine nimet verdiğin kimselerin yoluna, gadaba uğrayanların ve dalâlete düşenlerin değil" dediği zaman, Allah: "Bu da kulumundur, kuluma istediği verilmiştir" buyurur.

Müslim, Salat 38, (395); Muvatta, Salat 39, (1, 84-86); Tirmizi, Tefsir, Fatiha, (2954, 2955); Nesai, İftitah 23, (2,135, 236)

Hz. Peygamber (SAV), Ubey İbnu Ka'b (RA)'a uğradı. O namaz kılıyordu. Rasulullah şöyle buyurdu:

"Nefsimi kudret elinde tutan Zat-ı Zü'l-Celâl'e yemin ederim ki, Allah, Fatiha'nın bir mislini ne Tevrat'ta, ne İncil'de, ne Zebur'da, ne de Furkan'da indirmemiştir. O (namazlarda) tekrarla okunan yedi ayettir." (Tirmizi hadisin sahih olduğunu söylemiştir. Nesai'nin yine Ebu Hüreyre'den yaptığı bir rivayette: "O (Fatiha suresi) benimle kulum arasında taksim edilmiştir. Kuluma istediği verilmiştir" ziyadesi vardır.)

Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 1, (2878)

Pazar, Kasım 28, 2004

Açılıştaki Temeller

Korunmuş Kitab'ı Fatiha'da, Fatiha'yı da belki ilk cümlesinde dercedilmiş görenler olmuş. Hatta arayanlardan kimileri bismillah'ın ilk harfinden ne sağlam yollar bulmuş. Çünkü herşey O'ndan. Herşey O'na olan bağıyla mevcud. Herşey O'na olan bağlılığıyla canlı. Hem, O'nu bilmeyen neyi bilmiş... O'nu bulmayan neyi bulmuş...

Peki, neden Fatiha Kitab'ın özüne işaret eder?

Çünkü Kitab'ın bu açılış bölümü üç temel üzerinde yükselir.

Öncelikle, O'nun adıyla başlanır ve takip eden üç cümle insanlığa rahmeti herşeyi kaplayan Yaratıcısı'ndan haber verir. Öğreniriz, Rabbimiz "âlemlerin Rabbi"dir. "Rahmân"dır. Hem de "Rahîm"dir. Din gününün sahibidir.

Son bölüm ise kulun halini dua diliyle vasfeder. Kul ancak Rabbinin onu doğru yola "hidâyet" etmesini ümit ve dua eder. Kendilerine nimet verilmiş mutlu kimselerin yolunu diler, gazâba uğrayanların ve sapmışlarınkinden Rabbine sığınır.

İkisinin arasındaki o tek cümle ise, kulun Yaratıcısı karşısındaki duruşunun tarifidir. İnsanın kendisine bahşedilmiş hayatı nasıl geçirmesi gerektiği oradaki iki anahtar kelimede gizlidir:

1:5 Ancak Sana kulluk eder ve yalnız Senden yardım dileriz.

Kolay bir cümle mi? Sanmıyorum. Hayat inşâsı öyle kolay bir iş olabilir mi? Her an kalp ve akıl yormadan yollar bulunabilir mi?

Zaten bu cümlenin sınanması her bir insan için bir ömür sürecek ve o "son saat"e kadar tek tek bütün insanlar için durmaksızın devam edecektir.

Cumartesi, Kasım 27, 2004

Bismillah

"Allah âdın zikredelim evvelâ"


Fatiha

1. Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla:
2. Hamd, alemlerin Rabbi Allah'a mahsustur.
3. O Rahman ve Rahim'dir,
4. Din Gününün sahibidir.
5. Ancak Sana kulluk eder ve yalnız Senden yardım dileriz.
6. Bizi doğru yola eriştir.
7. Nimete erdirdiğin kimselerin yoluna; gazaba uğrayanların, ya da sapıtanların yoluna değil.